Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu, yapmış oldukları görüşme sonrası basın mensuplarının karşısına geçti. Kılıçdaroğlu'na İBB Başkanı İmamoğlu'nun son dönemde gerçekleştirdiği il gezileri hatırlatılarak, "Cumhurbaşkanı adayı olmak gibi bir talebi var mı?" sorusu soruldu.

CHP lideri dikkati çeken soruya, "Bana gelmiş herhangi bir talep yok. Giderken de zaten benden izin aldı" yanıtını verdi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve beraberindeki heyeti, CHP Genel Merkezi'nde kabul etti. Akşener toplantının başlangıcında İYİ Parti'nin hazırladığı "İyileştirilmiş Parlamenter Sistem" önerisi kitapçılığını Kılıçdaroğlu'na takdim etti.

"GİDERKEN BENDEN İZİN ALDI"

İki liderin görüşmesinde güncel konular, güçlendirilmiş parlamenter sistem ele alındı. Görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu ve Akşener'in beraber basın toplantısı için kameraların önüne geçti. Bu sırada bir muhabir İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun son dönemdeki dikkati çeken il gezilerini, Cumhurbaşkanlığı adayı olacağı için mi yaptığını sordu. Kılıçdaroğlu bu soru karşısında yalnızca "Bana gelmiş böyle bir talep olmadı. Giderken de benden izin aldı" diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN KENDİSİNE YENİ BİR YOL HARİTASI ÇİZMESİ LAZIM"

Konuşmasına devam etmekte olan CHP lideri, "Türkiye'nin bir çok gündemi var. Türkiye'nin daha dinamik bir yapıya ulaşması lazım bunun için de istişarede bulunduk. Karşılıklı biz de görüşlerimizi aktardık. Ayrıca 6 siyasi partinin çalışması var. Bu konu da arkadaşlar bilgi verdiler. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Her alanda ciddi sorunlar var. Bu problemlerden Türkiye'nin arınması lazım, Türkiye'nin kendine yeni bir yol haritası çizmesi lazım." dedi.

"İSTİŞARELERDE BULUNDUK"

Meral Akşener'in konuşmalarından satır başları:

"Partimiz adına bu çalışmayı diğer siyasi partilere takdim etmek üzere bir sistem oluşturduk. Bugün de CHP'ye bu çalışmayı takdim ettik. Hem de Sayın Kılıçdaroğlu ile istişarede bulunduk. Türkiye'ye dair çözümlerin oluşması açısından istişarenin çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz. İttifakın dört partisinin istişare kavramını tekrar Türkiye'nin gündemine getirmesi açısından memnunun. Ben yaptım oldu diyenlerin de istişare kavramını gündemlerine almaları gerektiğini düşünüyorum.

Osman Kavala konusunda büyükelçilerin böyle bir talepte bulunmasını doğru bulmuyoruz. Böyle isteklere yol açacak olayların yaşanmasını da doğru bulmuyoruz. Rahip Bronsun tipi olayların yaşanmasına engel olunmalıdır.

"LAİKLİĞİN NE OLDUĞUNUN BİR TÜRLÜ ANLAŞILAMADIĞINI ANLATMAK İSTERİM"

Laiklik bir hukuk kuralıdır. O ülkenin kanunlarının ilahi vahye göre mi olacak yoksa insanlar için mi hazırlanacak buna karar veren bir hukuk terimidir. Bugüne kadar siyasetçiler, din adamları konuştu ama hukukçuların konuştuğu görülmedi. Ortadan kayboldu gitti. 21. Yüzyılın yeni değer setlerine uygun bir kanun anlayışının ortaya konulması gerekmektedir. İş adamları açısından laikliğin önemi hukuk açısından önemli. Ekonominin patronu güvendir, bunun anahtarı da hukukun üstünlüğüdür. Laikliğin değeri şimdilerde çok daha iyi anlaşılıyor. Laikliğin ne olduğunun bir türlü anlaşılamadığını da anlatmak isterim.